İnsanın Ölümü ve Bilginin Doğuşu

Celal A. Kanat, Bu Çalismasinda İnsan Metafiziginin Ölümünü İnsanin ’Ölümü’Nden Yola Çikarak Anlatmayi Amaçliyor. Kanat’A Göre Bu, Dirimbilimsel Bir Ölüm Olmaktan Çok, Kendimize Ve Dünyaya Ait Bilgimizi Olanakli Kilan Bilgibilimsel Bir Ölümdür. Zihinsel/Bilissel Yetisiyle Tüm Dünyayi Kucaklayabilecek Yegane Varlik Olarak İnsan, Kendisini Dogadan Ve Dis Dünyadan Kopararak, Sahip Oldugu Dogal Katmani Denetim Altina Alarak Bastirdi. Bu Örtük İkiligi, Olumsuz Yollarla Asma Çabasi İse Negatifleri Yadsimaya Ve Pozitifleri Abartmaya Dayali Bir İnsan Metafizigi Yaratmakla Sonuçlandi. Gerçekte Bu Ölüm, Tinin Özgürlük Serüveninde Bir Asama Olsa Da, Bizler Bu Yaratici Ölümün Yalnizca Olumsuz Veçheleriyle Karsi Karsiyayiz. İnsanin Ölümü Ve Bilginin Dogusu, İnsanin Asil Anlamiyla Asilmasindan Baska Bir Sey Olmayan Eski Metafizigi Asmaya Dair Bir Öneri Sunuyor. Varolan Olarak Varligin Metafizigi İle Varlik Olarak Varolanin Metafiziginin Yerini Varlik Olarak Varligin Metafizigine Biraktiklari Bu Öneri, Eski Metafizigin Bizi Konumsuzlastirarak Yurtsuzlastirmasina Karsi Bir Baskaldiri Niteliginde. (Tanitim Bülteninden)