Babaannem son günlerinde yasli bir file dönüstü. Derler ki, yasli filler
ölecekleri günün yaklastigini sezerler. Birkaç gün önceden baslarini
öne egip kimseye aldirmadan hortumlarini sallayarak çekilirler orman
kuytularina… Odasindaki oymali koltuga oturdu ve sessizce gökyüzünü izledi.
Perviz’in Ingilizcesi olsaydi Al Pacino aç kalirdi. Kiraz’in dogum günü
elli yil önce yasanan bir katliama denk geldi. Yeser Ali, bir yil içinde bir
kahramanlik hikâyesi yazmaliydi. Bir çocuk, Flash Gordon’un Mars’tan
gelmesini bekliyordu. Petyalarin bahçesindeki cadi agacinda köstebek yuvasi vardi. Salim Efendi’nin adiyla seciyesi hiç mi hiiiç uyusmazdi.
Esen, kim bilir kaç kere tahtada bekletildi. Sezai’nin annesiyle babasi
Kahta hamaminda tanisti. Nevvare’ye gün geldi, gökten nur indi.
Feride Çetin, alacakaranlik bir dünyaya ayna tutuyor, fisiltilarla,
kaçamak bakislarla, gizlice, doymaz bir merakla… Acili, masalsi, az
ama öz öykülerden olusan bir ilk kitapla geliyor.
Duyulur Dünyanin Sakasi, mayhos, gicirtili ve kelebek tadinda
hikâyelerin kitabi